Ederi Düştü

Algı Kalesi

Rastlantı ve Devinim

99,00

“şansı yaver gitmiş bir ihtimal” ya da rast gelmiş bir tesadüf mü?

“şansı yaver gitmiş bir ihtimal”in hikâyesinin anlatıldığı kitabı okuduğunda, başına gelebilecek tek ihtimalin idama mahkum edilmek olacağını bilemezdi Akil.

Tahir Usta onu bir mezarlığın kuytusuna sürüklediğinde,  ne zamandır merak edip durduğu o “oda”yı nihayet görebileceği ihtimali Levend’in aklına hiç mi hiç gelmemişti.

“(…) rastlantı düşük ihtimalli olayların sebebidir.”

“İhtimal sadece bir yanılsamadır. Cehaletin yanılsaması. Bilgisizliğin neden olduğu belirsizlik zihnin sert zeminine düşüp etrafa kaygı kırıntıları olarak dağılmasın diye o zeminin üzerine serilmiş yumuşak bir örtüdür ihtimal. Bir olay ya olur ya da olmaz. Tek bir seçenek vardır ki buna tek olduğu için seçenek bile denmez, o gerçek olur.”

 “Şüphe inancın hasmı değil aksine en büyük dostudur.”

“Neden düz yürüyemiyorum biliyor musun Levend?” dedi. “Çünkü şarap denge hırsızıdır, vücuttan aldığı dengeyi bilince verir. Düz yürüyemiyorsan düzgün düşünüyorsun demektir, unutma.”

 İmkân oldukça gelecekten haber vermek değil geleceği belirleyebilmek mümkün, hem de “kimse”ye ihtiyaç duymadan!

“şansı yaver gitmiş bir  ihtimal”

 

İstanbul, 1873… “Şansı yaver gitmiş bir ihtimal” hikâyesinin anlatıldığı kitabı okuduğunda, başına gelebilecek tek ihtimalin idama mahkum edilmek olacağını bilemezdi medresenin sevilen hocası Akil.

Tahir Usta onu bir mezarlığın kuytusuna sürüklediğinde, ne zamandır merak edip durduğu o “oda”yı nihayet görebileceği ihtimali Levend’in aklına hiç mi hiç gelmemişti.

Yaşama dair küçük bir ihtimalin peşindeki Melike, daha önce bir kez olsun düşünmemişti sevginin de bir ihtimal olabileceğini.

Peki, ihtimaller tıpkı bir hileli zardaki gibi önceden belirlenmişse?

Nasıl çözülecekti varlığımızı kuşatan sırlar? Bir kitap sayesinde mi? Onlarca, yüzlerce?

 

Bilgiye, varlığın bilgisine, yaşamın anlamına dair küçücük bir bilgiye ulaşmayı vaat etmez mi on binlerce, yüz binlerce kitabın yer aldığı bir kütüphane? Yoksa sonsuza kadar kaybolacağınız bir labirente mi dönüşür?

Her şeyi bilmeye çalışmayı bırakıp bir bilinmezlik kalesini taş taş üstüne kurmalı ve sonra, bilgiye dair nihai bir zafer muştusuyla kuşatıp ele geçirmeli o kaleyi.

Bu kitaptan sonra da hayat akıp gidecek, değişmeyecek! Ama özgür iradenizle okuyacağınız her şeyde olduğu gibi bu kitapta da aksine dair bir ihtimal olduğunu düşünmekten alıkoyamıyorsunuz kendinizi.

Öyle olsun, ama vaat edilen, sadece, bir solukta okunacak ancak bir lokmada yutulamayacak bir kitap olduğudur.

Kategoriler: ,

Kitap Bilgileri

Yazar:Gültekin Karakuş
Hazırlayan:Özcan Özen
Kapak:Tuba Karakuş
Sayfa Düzeni:h2okitap
ISBN:978-605-86700-0-6
Barkod:978605870006
Dizi:Türkçe Edebiyat - Roman
Sayfa Sayısı:190 sf.
Boyutlar:13,5x19,5 cm.
Baskı Kalitesi:İki Renk, 60 gr, Enso
Basım Tarihi:2. Baskı Eylül 2019